Beni aşkınla öldüreceksen bir vasiyetim var sevgilim kefenim senin sevdan olsun ki çürüyen bedenim başka bir bitkiye yar olmasın. . .
Dünyada en feci şey merhaba diyen ellerin elveda diyerek ayrılmasıdır.
Gündüzün rengine benzemez gecenin rengi, üşütür ayaz korkutur karanlık, bir garip hüzün var içimde ya ben fazlayım bu şehirde ya da yanımda biri eksik..
Ulaşılmazlıklar aslında öylesine güzeldir ki, işte budur isteği tutku yapan..
Sen aşksız, ben de sensiz olamıyorum.
ölüm dedigin ne dir ki be gülüm ben senin için yaşamayı goze aldım
Hayat yaşandığı kadar vardır. Gerisi ya hafızalardaki hatıra ya hayallerdeki ümittir. Hüsranı ise birtek yerde kabul ediyorum. Yaşamak varken yaşayamamış olmak da.
Seni ben değil gözlerim şeçti onlar sevdi onlar beğendi sen benim değil onlarınsın, gittiysen bana ne onlar ağlasın.
Nasıl uzaktaki yıldız parlak geliyorsa insana uzakta olduğun için tutkunum sana hani en güzel aşklar imkansız gelir ya insana imkansız olduğun için aşığım sana!
Uçurumun kenarında da olsan sırf hayata gıcıklık olsun diye gülümse.
Yardım etmek mi istiyorsun? O zaman dinle; Yaşama sevinci getir bana çokça olsun çabuk tükenmeyenlerinden ihtiyacım var bu ara unutmak üzereyim mutluluğu, unuttum sıcak bir çayın tadini, esen rüzgarın serinliğini, hadi durma öyle hatıralarımı canlandır, iyi olanları.
Hasretin öldürdü beni. Şimdi geceler çaresiz, geceler sensiz, bir öpüşten daha sıcak şimdi yağmur damlası gelip konar dudaklarıma sessiz. Söylemiş miydim hasretin öldürdü beni hiç sebepsiz.
Bu akşam içimde tuhaf bir sıkıntı var dünyada sanki bir ben kalmışım sanki herkes nerde keder varsa bırakmış ben nerde bulduysam toplamış almışım önümde söğüt ağacı herzamanki haliyle, çaresiz havuz şu rahat, insanlar susmuş sessiz bir yağmur gibi başladı bende konuşmak ihtiyacı.
Bana öyle bir mektup yaz ki sevgilim açar açmaz duyayım kokunu, sevda essin başak saçlarında, sesin yüzümü rüzgarla bulsun. Bana öyle bir mektup yaz ki sevgilim gelsin beni en koyu zulamda bulsun ve öyle bir mektup yaz ki varsın ölümüm olsun.
Artık bulutlara yazıyorum hasretimi yağmur yağınca anlarşın seni ne çok özlediğimi.
İçine düşen her hüzün damlası sana seni ne kadar çok sevdiğimi hatırlatsın.
Sanma ki ismini bir başkası silecek seninle başladım seninle bitecek.
İnsanlar tanıdım yıldızlar gibiydiler. Hepsi de gökyüzündeydi. Ama ben güneşi yani seni şeçtim senin için bin yıldızdan vazgeçtim.
Sana sevgimi yıldızlara benzetiyorum. Seni ne kadar mı seviyorum artık benimde yüreğimde bir gökyüzüm var.
Her seven adsız bir kahramandır ve insan sevebildiği kadar insandır